“o duvar o duvarınız,vız gelir bizevız!..” Nazım Hikmet * DÖRT DUVAR Hani,O dört duvarVar ya…Önüm, arkam, sağım,SolumSobe! Varsay canımVarsay camın, çerçeven, penceren.Varsay pencerende Bir saksı,Saksıda bir…Haydi değişiklik olsun,Aşağılara doğru sarkan Bordo, bir sakız…

Harran’ın gözleri bakmaktaKahverengi bir boşluktan,Bir başka boşluğa. Bir ucu Harran gözleriminDiğeri Sinop,Lacivertin en koyusuylaAkliman’dan Kale’ye doğru Sinop’un lacivert gözleriAnlat diyor Harran’aAnlat,Toprak rengi gözleriniVer laciverte,Umut olsun gözlerin,Mutluluk dolsun. Sinop’ta bir ev1.Sınıf,Ceza ve Tevkif Evi,Bu…

Bir düşteyim sankiPenceremin önünde güvercinler,Hepsi güzel ama o sütlü kahve olanı,O ayrı diğerlerinden.Didikledikleri kahvaltımdan artanKurumuş ekmek kırıntıları.Bir kelebekDidişip durur karıncalarla,Yan sokaktaÇember çeviren çocuklar…… …… …Arkamı dönmek istemiyorumPenceremin önünden,Yaşamın orta yerindenKelebekler,Güvercinler gibiUçup gitmek sonsuzluğa………

Darılmayın kızmayınYapılanlar az sizeKefene ne gerek kiKonarken mezarlara Sövmelere şükredinKazalar kader deyipAlnınıza yazılanAz mı yazılmış size Devam edin şükürdeKafanız kuma girsinMusibet devam etsinFazlası lazım size Donunuz yırtılsa daNamus saçınız olsunÇöplerde ki artıklarNasipler olsun…

Serkan Engin’e Seni tanıdığımda sözcükler büyütüyordun kucağında SerkanYaşanmamış aşklara kurulmamış dünyalara doğru yön veriyordun onlaraİçinin ışığı, ellerinin güneşi öyle bir yakışmıştı kiErkenden çiçek açar bunlar dedim bir aksilik olmazsa Seni tanıdığımda gitmediğin yerleri…

Hapursada köpürse deKonmuş öne yiyeceğizEl bağlayıp göz kapayıpYine şükür diyeceğiz Kader deyip boş mideyleZıkkımlanan beye alkışBeyin evi saray baharBizimkiler yazlarda kış Daha çokça öpülecekAptalca sevineceğizYolsuzları baş eyleyipDiniyle övüneceğiz Binen inmez sırtımızdanHaram geçmez karnımızdanKara…

Her yere saçıldılarYok, olası softalarBataklıkta mıyız kiHer yerde onlardan var Her dona büründülerDindarca göründülerBaş köşeye geldilerPeşinde çokları var Kedicikler oldularSanma fare buldular Köprülere doldular Bunlardan fazlaca var Sana bana düşmanlarGün güneşi sevmezlerŞeriat ülkesinden…

Ölüm ve Hayat Arasında Köye DönüşHavasını ciğerlerine şöyle dolu dolu çekeceksin,Gözlerin doğanın kızaran renk cümbüşüne gömülecek, Ruhunu dinlendireceksinVe hayata dair ne öğrendiysen ve yaşadıysan düşüneceksin,Gelmişi ve geçmişi…Musalla taşına yatmış dingin ve vakur.Âlemlerin hüznü…

“DU BAKALIM NE OLACAK” Ünlü bir Arnavut fıkrasıdır. Arnavut kardeşler az biraz Bektaşi’dir. Severim. Fıkrayı bilen bilmeyene anlatsın… *** Sesler çıkmaya başladı Çürük kokmaya başladı İrin akmaya başladı “Du bakalım ne olacak?”  …

Suları çekildi utanır FıratHer tarafı sardı Dördüncü MuratKöpeğin dişi yok geberdi kıratYetiş Ali eğer düldül var ise Yezit dediklerin birken bin olduDün ki dostlar çoğu yaban yel olduSırma saçlılar kel he mi kör…

yalnız olmaz çünkügüzel bir at çıkıp gelsinya alıp birine götürsün beniya alıp birini getirsin yanıma diyorlar ağaçların kuşların / diyorlarçiçeklerin böceklerin ülkesi tehlikedeymişinsan onuru gerekiyormuş bakımında bin bir gece yürürüm olmazsadüşe düş /…

Orada bir köprü var Görmesekte geçmesekte Henüz bizim köprümüz değil Orada bir köprü var uzakta At gibi arpa yer Sıkıysa verme suyunu Orada bir köprü var uzakta Deli Dumrul yapmamış Geçenden seve seve…

ne çok benziyorum kirpiyeallahtan onun dikenleri dışa doğrune çok kanıyorumdikenlerim içime battıkçayediveren yaralarımher kalbe yeter yeryüzüne bir dağılıverse savaş mı dedinaçlıktan düşlerini yiyen ne çok insanöldükçe celladına inananbir kıyıdan dünyayı seyrediyorumne çok ağaç…