Sayın Takipçilerime Bir Açıklama, Hiroşima Zirvesi, Dünyamızda Çok Önemli Gelişmeler, Almanya Tatbikatı ve Türkiye’nin NATO Üyeliği, Suudi Arabistan, İran ve Çin Dostluğu, Basına Yansıyan Bir Konu…
Sayın takipçilerime bir açıklama
On gün önce bir aile dostumuzun daveti ile ülkemizin en güzel tatil beldesi Marmaris’in çok görkemli bir otelinde idik… Bu güzel tatil beldesinde çok kalabalık turist grupları vardı; özellikle İngiltere ve kuzey ülkelerinden gelmişlerdi.
İlk olarak şunu düşündüm. Ülkemize gelen Marmaris, Bodrum, Antalya, Alanya ve İstanbul’u ziyaret eden turistler bazı çevrelerin ülkemizi kadın düşmanı muhafazakâr gibi gösterme gayretlerine karşın; ne kadar modern bir ülke olduğunun kanıtladığına tanık oldum diyebilirim… Ayrıca eğlence mekânlarında yerli turistlerimiz ile yabancı ülkelerden gelen turistlerin beraberce eğlenmeleri…
Benim görüşüm; Büyük önderimiz Mustafa Kemal ATATÜRK’ün kurduğu muasır medeniyete ulaşmış (halkının çoğunluğu Müslüman olan bir ülkede) çocuklarıyla çok güzel bir tatil yapıyorlardı…
Hiroşima zirvesi
Bu yıl G 7 zirvesi ABD, İngiltere, Kanada, Fransa, Almanya, İtalya ve Japonya Japonya’nın Hiroşima şehrinde toplandı.
6 Ağustos 1945 günü ABD Japonya’nın teslim talebini duymazlığa geldi ya da kabul etmedi ve bu şehre atom bombasını attı… Aslında bütün dünyaya “Benden büyük yok” mesajı vermeye çalıştı.
Şimdi bu ülke lideri (yüzbinlerce insanı acımasızca katleden ülkenin ABD’nin lideri) hiç utanmadan bu şehirde G7 zirvesine katılabiliyor…
Hani eski dedektifler der ya katil mutlaka cinayet işlediği mekana gidermiş!!! İşte ABD Başkanı ülkesinin cinayet işlediği yüzbinlerce insanı birkaç dakika içinde öldürdüğü bu şehirde (yalakaları ile beraber) zirvede. Bu büyük katliamdan geriye büyük şairimiz Nazım Hikmet’in bu insanlık suçu için yazdığı şiir kaldı Hiroşima’nın enkazı üzerinde.
“Çocuklar öldürülmesin şeker de yiyebilsinler…”
Bu zirveyi ahlaksız bir zirve olarak yorumluyorum. Japonya liderinin zirvenin bu şehirde düzenlenmesini kabul etmesine de şaşıyorum…
Ülkemizde son seçimlerin tartışmaları devam eder iken dünyamızda çok önemli gelişmeler oluyor;
Şimdi bu gelişmeleri yazacağım ve yorumlayacağım.
a) Kriz çözme ziyareti; ABD Dışişleri Bakanı Antony Bilinken Balon Krizi sonrası iptal ettiği Çin ziyaretine başladı. Bakan son beş yılda ülkesinin en üst düzey ziyaretini gerçekleştirdi.
Toplantıda ABD’li yetkililer “Ziyaretin öncelikli amacının iki ülke arasındaki stratejik rekabetin çatışmaya dönüşmemesini sağlamak açık ve kalıcı iletişim kanalları kurmak olduğunu” söyledi.
Çin Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Vang ise “birinin söylediği ile eylemi farklı olmamalı” dedi. Ayrıca Washington’un “Çin’e üstten bakan bir tavır ile yaklaşmasına son vermelidir.” dedi.
Not: ABD sadece Çin devletine değil tüm dünya ülkelerine tepeden bakma onu hor görme gibi davranışlarına son vermelidir. En başta Türkiye’ye… (Ülkemizde ABD karşıtlığının hızla artığını da görüyoruz.)
b) Dünyamızda şu anda nükleer silah sahibi dokuz ülkenin elinde 12.512 nükleer savaş başlığı var…
SIPRI direktörü Smith “Tarihin en tehlikeli dönemlerinden birine sürükleniyoruz.” diyor.
Bu gelişmelerin yanı sıra küresel iklim krizi ve aşırı hava olayları, göçmenler sorunu, kuraklık ve küresel açlık gibi olaylar varken dünyanın büyük güçlerinin silahlanma yarışı engellenmeli…
Dünyadaki herkese seslenmek istiyorum:
ABD, Rus, Çin vs. tüm dünyada yaşayan milyarlarca çocuğun bir hata sonucu oluşacak nükleer savaşta yok olmasını istemiyorsak(!) öyle bir dünya barışı olmalı ki tüm nükleer silahlar yok edilmeli…
c) ABD Dışişleri Bakanı gezinin son gününde Çin Devlet Başkanı Şi Cinping ile görüştü. Görüşme sonunda Şi “İnsanlığın geleceği ve kaderinin iki büyük gücün iyi geçinmenin yolunu bulmasına bağlı olduğunu” söyledi ve daha sonra “dünya Çin ve ABD’nin kalkınmasına ve ortak refahına yetecek kadar büyük” ifadesini kullandı.
İki güçlü ülkenin bu görüşmelerinin dünya barışı için çok önemli olduğuna inanıyorum…
Almanya Tatbikatı ve Türkiye’nin NATO üyeliği, Türkiye’nin NATO üyeliği kısa bir süre içinde ülkemizi çok sıkıntıya sokabilir.
NATO tarihindeki en büyük hava tatbikatı başladı. 25 ülkeden 10 binden fazla askeri personel ve 250 savaş uçağı katılıyor. Türkiye’den de üç F16 savaş uçağı katılıyor. Bu tatbikatın Almanya’nın Rusya tarafından işgal senaryosuna karşı yapıldığını biliyoruz…
Bu NATO tatbikatı nedeniyle Rusya ile olan ilişkilerimizin sıkıntılı bir sürece gireceğini tahmin ediyorum. Bu da başta turizm olmak üzere olumsuz etkileme potansiyeli taşıyor. Örnek Antalya ve çevresindeki domates üreticileri “Rusya pazarı kapanır ise tüm yöre üreticileri olarak iflas ederiz.” dediler.
Bir başka talihsiz açıklama da Milli Savunma Bakanı Sayın Yaşar Güler’den geldi:
Sayın Bakan Brüksel’de Savunma Bakanları toplantısından sonra basın toplantısında NATO’nun açık kapı politikasını desteklediğini belirterek “gerekli koşulları yerine getirmesi halinde İsveç’in de NATO üyeliğini destekleriz.” dedi. Ayrıca Kırım ve Ukrayna’nın toprak bütünlüğüne olan desteğini ifade etti.
Sayın Bakan Kırım’ın; dost ülke Rusya’nın en koyu kırmızı çizgisi olduğunu biliyordur herhalde!!!
Sayın Bakan’ın bu görüşleri ülkemizdeki genel görüşler.
Türk silahlı kuvvetleri adına görev yapan kişinin Büyük önderimiz Mustafa Kemal ATATÜRK’ün “YURTA BARIŞ DÜNYADA BARIŞ” sözüne dikkat çekmesini beklerdim.
NATO ile ilgili son yorumum: ABD çıkarlarına hizmet eden (hatta NATO’yu Uzakdoğu’ya taşımayı planlayan) NATO’dan Türkiye derhal çıkmalıdır!!!
Suudi Arabistan, İran ve Çin dostluğu
Sünni Suudi Arabistan ile Şii İran devleti; Çin’in arabuluculuğu ile Pekin’de bir araya gelmiş, karşılıklı ve sürekli dostluk ilişkisi kurmuşlardır.
Böylece önceleri Avrupa ülkelerinde büyük yıkımlara sebep olmuş mezhep kavgaları sona erdiği gibi bu kez Şii İran ile Sünni Suudi Arabistan arasındaki karşılıklı çıkara dayanan dostluk ilişkisinden Türkiye’nin de ders alması gerekir. Son seçimde CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu Alevi kimliği ile girdiği seçimi kaybetmesi için Sünni İslamcıların bu kimliği sert bir şekilde istismar ettiklerine tanık olduk. Artık mezhep ayrılıkların çağımıza yakışmadığını bilmek zorundayız…
Son günlerde yakın komşumuz Suriye ile (ki Şii mezhebine daha yakındır.) tüm Arap ülkeleri yakın ilişkiler kurmaktadırlar. İleride dış siyasetimize olumsuz yansıyacak olan ABD tarafından ülkemize dayatılan (ABD’nin CIA temsilcisi Graham Fuller’in) Ilımlı İslam projesi kontrolden çıkmış radikal bir biçime dönmüş ve tarikatların kontrolüne geçmiştir.
Basına yansıyan bir konu
Türkiye Diyanet ve vakıf görevlileri sendikası Merzifon ilçe başkanı Hüseyin Kayılcı “Öğrencilerin mezuniyet törenlerinde makyaj yapıp dekolte elbise giyerek kızlı erkekli dans etmelerine” ahlak krizi yaşanıyor dedi.” Bu konudaki yazıları daha fazla yazamayacağım!!!
Bu çağ dışı olaylara başta CHP olmak üzere karşı çıkılacağından umudumu kestim. Bu konuda tek bir çıkış yol görüyorum Büyük önderimiz Mustafa Kemal ATATÜRK’ün Türk ulusuna armağanı KEMALİST bir parti mutlaka kurulmalı…
Bu parti seçime odaklanmamalı, milletvekili gibi şeylerle uğraşmamalı. İşin içine çıkar girdi mi o partide ilk olarak ahlak bozulur. Bence sadece başta LAİKLİK olmak üzere 6 oka sahip çıksınlar yeter.
Bu görüşümü destekleyen dostlarımın önerilerini bekliyorum.
Son olarak şunu ifade edeyim ki, Kemalist parti için çok değerli bir siyaset bilimcisi Birgül Ayman hanıma teklif götürmüştüm, kararını bekliyorum.
Türkiye’nin geleceğini sadece ATATÜRK devrimleri ile kurtarabiliriz…
5 Haziran Dünya Çevre Günü | Gündem Arşivi, Okuyan ve yazanlar için dağarcık (gundemarsivi.com)
Bunları da beğenebilirsiniz
Tiran Karşısında Zeus
Başkalarının Acısına Seyirci Kalan, Kendi Acısıyla Başa Çıkamaz
