Deneme,  Tartışma,  Toplum

Yok Olan Değerlerimiz

Binlerce yıllık Türk tarihinde ülke yönetimine baş kaldırılan evreleri okurken, direnenlerin hep haklı bir yanının olduğunu kanıtlarıyla görüyorsunuz.

Göçer olarak yaşayan, soyunun geçimini besicilikle sağlayan Türkmen olarak adlandırdığımız topluluğa Selçuklular ve Osmanlılar döneminde yerleşik düzene geçmeleri için uygulanan baskı-şiddet ne zaman ki zulüme dönüşünce başkaldırılar yaşandı…

Dadaloğlu, Karacaoğlan, Yunus Emre, Nasrettin Hoca, Köroğlu gibi, yazılı-sözlü kültür değerlerimiz dizeleriyle, latifeleriyle, inançsal düşünceleriyle bizlere miras bıraktılar.

Moğol istilalarına direndikleri gibi Yavuz Sultan Selim‘e de direndiler. Öz kardeşlerince kıyıma uğradılar.

Türk soyunu zorla İslamlaştırma döneminde, Arap ordularınca öldürülen 100 binlerce insanımızın yaşadıklarını bize unutturmak isteyen ümmetçilik anlayışına tapınan soysuzlar, yeni bir başlangıç için atağa geçti…

Ulu Önder Mareşal Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarının bize korumamız, yükseltmemiz için armağan ettiği Türkiye Cumhuriyeti Devletini dönüştürmek üzere; halkımıza ait fabrikaları, havalimanlarını, denizlerimizdeki limanlarımızı, maden sahalarımızı, ormanlarımızı. Elektrik üreten barajlarımızı uluslararası tekellere ya da üst düzeydeki siyasal erkin kucağına oturmuş yerli işbirlikçilere yok pahasına mülkiyetleri birlikte devredildi…

İleride doğabilecek herhangi bir sorunda da İngiltere’nin başkenti Londra’daki Mahkemeler devreye girecektir, diye sözleşmeler imzalanmıştır!

Acaba neden İngiliz Mahkemeleri yetkili kılınmıştır?

Dün-bugün ulus devlet yapımızın içini boşaltmak için dış odaklar, (İngilizlerin üzerinden) İslamcı oluşumları (tarikat, cemaat, parti) finansal olarak desteklemektedir.

Çanakkale utkusunun kuyruk acısı henüz geçmemişken, Kurtuluş Savaşı başarısızla kurulan çağdaş, laik, devrimci, milliyetçi devlet Doğu’da Afrika’da bir çok devletin bağımsızlık mücadelesi vermesine aracılık etti.

Yeni kurulmuş olan Türkiye Cumhuriyeti Devleti kolonyal, köleci anlayışın sarsılmasına örnek oluşturdu…

Türk dünyasıyla Batının ana sorunu burada yatmakta!

İmde bizi yöneten erk Türklük ve ulus devletin varlığını parçaladı… Bugün geri dönülmesi artık çok güç olan bir yol ayrımındayız.

Çöl kültürünü, Araplaşmayı yücelterek yeniden yapılaştırdıkları dine ,halkımızdan inanmasını ve buna tapınmasını salıklıyorlar.

6 yaşını doldurmuş kız çocuklarını nikaha sokmak. Amca, hala, teyze çocuklarıyla, edinilmiş evlatlıklarla evlilik dayatmasını (İslamiyetin önerimi) yasal konuma kılıf hazırlığındalar…

Eğitimin tamamen dinselleştirilmesi amaçlanmakta ki; geleceğini öngöremeyen bir toplum düzeni kurabilsinler.

Ulusumuzu bu karanlık sondan ancak Türk kadını kurtarabilir.

Unutmayın ki; sokağa çıkmak için kocanızın yanınızda olmasını gerektiren günler hızla yaklaşmakta!

Toplu taşıma araçlarında, sokakta, caddede, parklarda artık arzu ettiğiniz gibi giyinip dolaşırken son 21 yılda İslamcı kadronun saldırgan tavırlarıyla muhatap olmaya başladınız…

Çok geç olmadan, Ataerkil bu yönetim biçimini Anaerkil dönüşüme sokmak siz kadınların elinde! Ya da bu ülkenin anahtarlarını Araplaşan soysuzlara teslim edilecek !

Türkiye’de yaşayan eril grup bunun ayrımında değil!

Anıl Güven

Epistemoloji (Bilgibilim) | Gündem Arşivi, Okuyan ve yazanlar için dağarcık (gundemarsivi.com)

Acılar parayla satın alınır mı? | Gündem Arşivi, Okuyan ve yazanlar için dağarcık (gundemarsivi.com)

Türk, Türklük, Türkçülük | Gündem Arşivi, Okuyan ve yazanlar için dağarcık (gundemarsivi.com)

Siz de fikrinizi söyleyin!