Deneme,  Edebiyat,  Kitaplar,  Toplum

Kitaplar Arasında

Okunacak tam 123 kitap beni bekliyor. Gözüm korktuğundan değil, heyecan duyuyorum. Eyül-Ekim’e kadar biter mi, sanmıyorum. Sipariş verdiklerim de var bu arada. Kemal Varol’un Aşıklar Bayramı, Haydar Karataş’ın Gece Kelebeği, Türker Kılıç’ın Yeni Bilim Bağlantısallık ve Yeni Kültür Yaşamdaşlık ve Kemal Gündüzalp’ın Eleştiriye Doğru kitapları ilk sırada. Aylık edebiyat dergileri de aralarda çıkar nasıl olsa.

Son zamanlarda Belgin Bıyıkoğlu’nun Yunus Nadi Roman Ödülü’nü alan Dünya Döner Renkler Kalır adlı kitabını da Orhan Pamuk’un Veba Geceleri’ni de çok severek okudum. Faruk Duman’ın 3 ciltlik Sus Barbatus’unun 3. cildi keşke olmasaydı diye geçirdim aklımdan. Kuşkusuz sağlam ve okunması gereken bir roman ama öyle düşündüm. Sayıl Cengiz Gündoğdu’nun Marksist Sanat Yazında Gerçekçilik adlı kitabı yönümü daha bir keskinleştirdi, onu farkettim. 160 sayfalık Türk Tabipler Birliği Kaz Dağları ve Çanakkale Yöresi Madencilik Girişimleri Raporu’nu incelediğime ve Erkan Baş’ın Yaşamak İçin Sosyalizm kitabını okuduğuma da sevindim ayrıca. Hasan Kolcu’nun Tevfik Fikret’i farklı yönleriyle inceleyip araştıran Tezatların Şairi Tevfik Fikret adlı kitabı şair hakkındaki pek çok açığımı kapatmaya meraklarımı gidermeye yetti diyebilirim. Nalan Çelik’in hazırladığı Kartal Öyküleri, Suna Güler’in Ödünç Zamanlar, Özden Değirmenci’nin Bozguna Uğramış Bahçe adlı öykü kitaplarını da okuyup bitirmişim kaşla göz arasında. Ne yalan söyleyeyim Ayhan Çelik’in Rıfat Rıfat adlı kitabı içimi yaktı geçti. Almanya’dan dostum Haydar Doğan’ın Luri adlı kitabı beni çocukluğuma öyle bir yaklaştırdı ki oralarda kalacaktım nerdeyse. Sait Faik’in Son Kuşları adlı öykü kitabı ile Rahime Henden’in Yılan Isırığı adlı şiir kitabını bir kez daha okumayı iyi ki akıl etmişim. Rahime Henden Giresunlu. Bildiğim kadarıyla çok uzun süreden beri İstanbul’da yaşıyor. Kitaptaki “Artvinli Ol” şiiri garip bir sevinç yarattı bende. Oralarda doğup büyüdüğümden ve oraları çok özlediğimden olmalı. Ama düşündürdükleri de var şiirin. Son bölümü şöyle: “Dağlı hüzünlerini rüzgara savur / Giden canlarla bin kere öl / Diril sonra kent meydanlarında / zulme karşı direnç ol / Yeşilinde Artvin’in yeniden doğ / Savun dağlı namelerinle / akarsuyu, çayı, gözeyi / Gel Artvinli ol”. Hem Ruhan Odabaş’ın son çıkan kitaplarından Ben Artvin’im adlı şiir kitabını armağan etmem lazım Rahime Henden’e, belki de hem de tanışmalarını sağlamalıyım.

Çanakkale’den dostum arkadaşım M.Önder Karadağ şiirlerinin bir kısmını Şiirsiler I olarak kitaplaştırdı. Çok sevindim. Devamı gelecek demek ki. “Nasılsa kara bir dağ aşkı / Çöreklenmiş ömrümüze / Kar gibi ışıyınca / Beyaz güller açar üstümüzde” işte o kitaptan, kısa bir şiir. Bu arada Bursa İnegöl’de yaşayan bütün zamanların arkadaşı, yüreğimin kardeşi Ayhan Genç’in Lilura adlı yeni bir şiir kitabı çıkmış. Nasıl desem, kanatlandım.

Karışık Yalanlar adlı şiir kitabının, salt “ölmeyi de bilmiyorum üstelik / hiç intihar etmemiştim o güne kadar” ve yine “ilk kez çıkıp pencereden baktım / göze alamadım yüksekten atlamayı / en iyisi tabanca yine” dizelerinden ötürü, şairini merak ediyorum. Kimdir, nedir? Ölü mü sağ mı?

Aşağı yukarı bir yıla yakındır her gün birkaç şiirini okuyarak ilerlediğim ve üzerinde yazmayı düşündüğüm Ayten Mutlu’nun Şiirin Kanatlarında adlı Toplu şiirleri üzerine yazmayı da düşünüyorum. Bunun için sık sık notlar alıyorum. Her sabah aç karnıma en az üç beş şiir okuma geleneğini sürdürüyorum bu arada. Ağaçlara, kuşlara , böcekleri de okuyorum şiirlerin bazılarını. Bahar geldi mi nedense Nazım’ın, Kemal Özer’in, Ruşen Hakkı’nın, Ahmed Arif’in, Neruda’nın dizeleri daha çok dürtüyor duyarlıklarımı.

Türkiye Yazarlar Sendikası Çanakkale Temsilciliği’nin çağrısıyla Çanakkale’de yaşayan şairlerin, yazarların, ressamların, karikatüristlerin, heykeltıraşların, seramik sanatçılarının, müzisyenlerin 6 Mayıs’ta Çanakkale Kilise Meydanı’nda ortaklaşa düzenleyecekleri Umudu Büyütüyoruz Sanat Buluşması için çok sayıda şairden şiirler ve dizeler hazırladım. Bunun için kütüphanemin altını üstüne getirdim. Keyfim yerinde.

Zeynep Kasap’ın Mut adlı kitabındaki Aşk şiiri ile susayım mı ne dersiniz?

“Adım adım dolaşıyorum Kadıköy’ü
Çoktan akşam olmuş
Hangi sokaktasın?
Hangi cadde?
Caferağa, İskele, Moda?
Hangi mekânda?
Dinleyen misin daha çok
Yoksa söze başlayan mı?
Ne içersin nelerden hoşlanırsın mesela?
Nasıl güzel gülersin şimdi, kim bilir
Onca kalabalık arasında”

Hayrettin Geçkin

Siz de fikrinizi söyleyin!