Güncel - Aktüalite,  Siyaset,  Toplum

İrfan Mutluay

Az önce duydum: Bugün saat 16.30’da Ercan Adsız Konferans Salonu’nda Çanakkale Belediye Başkanlığı için adaylığını açıklayacakmış İrfan Mutluay.

Bir anda yaşanır kentler; adil, demokratik ve barış içinde ülkelerle ilgili duygular, düşünceler, düşler gelip kuşattı her yanımı.

Bir çığlık oldu içim.
Bir şiir yola çıktı kalbimden dilimin ucuna doğru.
Bir şarkı karıştı kanat izlerine kuşların.

Bir tarih denizi ve bir kültürler müzesi aslında. Neden aşkın, barışın, kardeşliğin önemli kentlerinden biri haline gelmesin Çanakkale. Öyle ya!

Hem sevindim, hem şaşırdım hem de heyecanlandım Çanakkale Belediye Başkan yardımcısı İrfan Mutluay’ın Çanakkale Belediye Başkanlığı için adaylığını açıklama kararını.

Mutlaka orada olacağım.
Kurduğum hayaller, içine daldığım duygu ve düşünceler bir süre daha sürsün en azından.

Çanakkale’de bambaşka bir hayatın kurulabileceğine inanıyorum İrfan Mutluay’la çünkü. Onu gördüm… Onun yüreğini, kafasını, bilincini ve aşkını hissettim çünkü.

Çünkü hayalleri var onun.

Çünkü düşlerini Çanakkale’nin güzel insanlarından, aydınlık yüreklerinden, emekçilerinden, duyarlı- donanımlı insanlarından, Kazdağları direnişinden, verimli topraklarından alıyor o.

Çünkü o düşlerini okuduğu kitaplardan, öykülerden, şiirlerden ve sanatın her türünden alıyor.

Ben onu bir korodayken bile dinlemiştim Çanakkale’ye yerleştiğim sıralarda. Türkü söylerken gördüm onun gözlerinin içini.…… Yüzünü sarmışken türkülerin alazı.

İyi gözledim kendisini. Donanımlı bir ziraat mühendisi İrfan Mutluay. Safi insan. Safi yürek. O bir insanlığın oğlu. Ağaçların, suların ve yeryüzünün kardeşi.

Onun güzel bir alnı var. Çanakkale Belediyesi olarak depremde yıkılan kentlere çeşitli türlerde ve çok miktarda tohum gönderme sürecinde ter kan içindeyken gördüm o alnı. O alnı pek çok güzel şey yaparken gördüm.

Onu anlatmak için İçimizde bir insan, bir kentteki vicdan, Çanakkale’deki aydınlık demek ne kadar yavan kalır biliyorum.

Çanakkale onu zaten seviyor. Onunla ilgili; “Öyle bir adamı seçseler Çanakkale bu halde olmaz, Türkiye bu halde olmaz” diyenleri de çok gördüm.

Herkes onun, herkesin kimsesi olacağını bilir ayrıca.

Ama CHP böyle bir irade gösterebilir mi? CHP Genel Merkez yönetimini, CHP İl yönetimi, CHP delege yapısı gerçekten, böylesine ileri, çağdaş bir değişimi içselleştirebilir mi? Alışkanlıklarından bir anda sıyrılır mı CHP?

Yoksa kapılar yine mi tutulur. Bir kez daha çiğ mi kalır kozasında ipek?

Aslında CHP’den bile olsa kimse Çanakkale’de Süleyman Soylu, Melih Gökçek ya da adı oğlu aracılığıyla uyuşturucu kaçakçılığına karışmış 100O Ali gibileri istemiyor.

Onları anıştıracak adaylardan söz ediliyor söz ediliyor Çanakkale’de…

Çanakkale böyle bir bariyeri aşar mı, CHP böyle bir bariyerin aşılmasıyla hepimizin gönül rahatlığıyla oy verebileceği bir parti haline gelir mi?

Sahiden İrfan Mutluay Çanakkale Belediye Başkanı adayı olabilir mi bunca dayatmanın, bunca hesabın ve kasıp kavuran kötülüklerin arasında?

Aday olması halinde kurt kuş bile gitmek ister sandık başına. Bundan adım gibi eminim.

Çanakkale’de yaşanır bir hayatı kurmak, Çanakkale’den bir dünya kenti yapmak aslında Çanakkalelilerin elinde…

Bu biraz da bilgi, birikim ve vicdan meselesi.

İrfan Mutluay’a teşekkür borcum var benim. Bu yazıyı yazarak o borcu ödemeye çalışıyorum. Çünkü CHP’den Çanakkale Belediye Başkanlığına adaylığını açıklayacağını duyunca elimde değil, bir anda yaşanır kentler; adil, demokratik ve barış içinde ülkelerle ilgili duygular, düşünceler, düşler kuşattı her yanımı. Bunu bana yaşattığı için borçluyum İrfan Mutluay’a.

Ülkemizin içine düşürüldüğü korkunç durumdan ötürü nerdeyse hepimiz sevinmeyi unuttuk. Öyle ya, güzel düşler, güzel duygular içinde olalım hiç olmazsa bir süreliğine. Bir haber olsun, okşasın insan yanımızı, ne var sanki?

İyilerin de kazanabileceğine bir örnek olsun İrfan Mutluay. Sonra “karanfil elden ele”… İçimde yine bir şiir, içimde yine bir çığlık, içimde bir şarkı….

Yazım bitti. İrfan Mutluay’ın adaylık açıklamasını dinlemek üzere yola çıkıyorum şimdi de.

Hayrettin Geçkin

Siz de fikrinizi söyleyin!