Deneme,  Edebiyat

Ankara’ya Bakıyorum

Uzun uzun Ankara’ya bakıyorum. Siren sesleri kulağıma çalınıyor. Şehrin ışıkları gözüme çarpıyor. Sokakta gölgeler dolaşıyor. Yüzleri seçemiyorum. Bakışları kesiştiremiyorum. Hikayeleri okuyamıyorum. Sıkıntı sinmiş havaya. Her defasında içime çekiyorum. Çiçek açmış ağaçlar, dokunamıyorum. Alıp başımı gidesim var, gidemiyorum. Gazete okuyorum. Haberleri dinliyorum. Televizyon izliyorum. Esirim!

Uzun uzun Ankara’ya bakıyorum. Arabalar gelip geçiyor. Tekerlek izleri yinelenip siliniyor. Yolları kestiremiyorum. Rüzgar savruluyor. Rüzgar yorgun. Rüzgar esmiyor, eskisi gibi. Deniz dalgaları kayaları dövüyor bir yanda. Uzaklarda sesi. Tınısını hatırlayamıyorum. Martılar konmuyor elime… İçime ırmaklar akmıyor. Yapraklar yalpalamıyor ormanımda. Çam ağaçları iğneliyor bedenimi. Asiyim ve mavi.

Uzun uzun Ankara’ya bakıyorum. Hasret türküleri karışmış mahpusluğuma. Yıllar yılı bekliyor köşe başında. Selam verdim onlara. Yasağa rağmen düşlerimi sokağa döktüm. Geceleri uyumadım. Son kibrit tanesi gibi sakladım son şiiri. Sabahları bekledim ve nöbet tuttum. Güneş girmesin diye içeri. Kime çarpsam kendimi?

Uzun uzun Ankara’ya bakıyorum. Çer çöp birikti zihnimde. Derin melankoli var kanımda. Ajitasyon. Angaje. Biraz da provokasyon. İçimdeki Fransız konuştu galiba? Yasak, yasak, yasak! Kabul ediyorum, aldırış etmiyorum, umursamıyorum; umarsızım. Alışkanlık edindim; başımı kaldırmıyor, kulak kesilmiyor, gözümü açmıyorum. Sustum!

Öfkem damlıyor. Boğuluyorum. Sözüm bileniyor. Yaralanıyorum. Duygum coşuyor. Kanıyorum. Yumruğumu sıkıyorum. Ufalanıyorum. Çenemi kapatıyorum. Susuyorum. Yüreğim çarpıyor. Harlanıyorum. Kıvılcım çakıyorum. Yanıyorum! Küllenmiş düşlerimle yarınsız dünlerimi özlüyorum…

Uzun uzun Ankara’ya bakıyorum…

Arda ÇELİK

Ticari Hayat gazetesi, 07.05.2021

Siz de fikrinizi söyleyin!