Gündem Arşivi’nin 3000. Yazısında Orhan Ayber

Sevgili Gündem Arşivi’nin gönüllü emekçileri ve değerli okurlarımız,

3000. yazımızda sizleri buruk bir coşkuyla selamlıyorum. 5. yılımıza çok az kaldı ve sizlerin de fark edeceği gibi, hızlı bir sıçrayış yaparak bugünlere geldik. Gündem Arşivi’nin kurucusu olarak, sizlere farklı içerikler sunmak için arka planda yoğun bir şekilde çalışıyorum. Birçok kıymetli kaleme ulaştım; değerli karikatüristimiz dahil olmak üzere, 5. yılımıza çok zengin bir kadroyla giriyoruz. İki değerli profesör kazandık, birçok akademisyen yazarımızın yanı sıra kıymetli şairlerimiz, yazarlarımız ve çocuk yazarlarımızla birlikte okunmaya devam ediyoruz. Satırlarını okuduğunuz her harf için sizlerin nezdinde tüm değerli katkı sağlayanlara ve sosyal medyada daha fazla bilinirlik kazanmamıza destek olan gönüllü dostlarımıza sonsuz teşekkür ediyorum; çünkü hep birlikte bu günlere ulaştık.

Bu yazımı neden Orhan Ayber büyüğüme ithaf ettiğime gelirsek, hem bir yazarımızın çabasını betimlemek hem de haksız yere yargılandığını (yazımın sonuna eklediğim linkler ile farkındalık yaşanır dileğimle) dile getirmek istedim. Orhan Ayber, her hafta düzenli olarak haberleştiğim, sohbetlerinden büyük keyif aldığım ve derin bilgisinden faydalandığım bir büyüğümdü.

Her hafta yazısını tamamladıktan sonra, o haftaki yazının önemini anlatır ve bir sonraki haftanın yazısını neden yazmaya başladığını paylaşırdı. Hep derdi ki, “Haftaya yazacağım yazı, bu haftadan daha güzel olacak!” Oysa her hafta birbirinden güzel yazılar yazardı.

Canım abim, sesini duyurmak istediği her şeyi mutlaka kaleme alırdı. Yazmadığında vicdanı rahat etmezdi. Milli bayramları, küresel ısınma, orman yangınları, su sorunları, deprem uyarıları, çılgın projeler, dış siyasetteki gelişmeler, siyasetçileri uyaran yorumlar… Hepsini yazılarında işlerdi ve mutlaka Atatürk’ün bir sözüne yer verirdi. Kendisinden çok şey öğrendim. Gerçek bir Kemalist ve çok centilmen bir beyefendidir.

Şu anda 6 Şubat’tan beri haksız yere hapiste. 85 yaşında, hasta ve ameliyat olması gerekiyor, ama “sağlıklı” olduğu gerekçesiyle hapiste tutuluyor. Bu yanlıştan dönülmesini, adaletin yerini bulmasını istiyorum. Orhan abimin yaşam sevinci olan kalemine ve benim gibi gözyaşları içinde onu bekleyen ailesine ve sevdiklerine en kısa zamanda kavuşmasını ümit ediyorum.

Son sözlerim ise Orhan abime:

Canımdan kıymetli abim, en kısa zamanda özgürlüğüne kavuşacağına inanıyorum. Bu mesajımı okuduğunda, ne kadar sevildiğini, beklendiğini ve özlendiğini umarım hissedersin. Kal sağlıcakla, her şey için sonsuz teşekkürler!

Gündem Arşivi Kurucusu:
Kemalist İlkay

Notlar:

Orhan Ayber’in yazıları https://www.gundemarsivi.com/author/orhan/

Eşi Aysel Ayber’in yazdığı yazı https://www.gundemarsivi.com/deprem-davalarinda-bizden-gizlenen-bir-sey-mi-var/

Oğlu Murat Ayber’in yazdığı yazı https://www.gundemarsivi.com/izmir-depreminde-yikilan-yagcioglu-apartmaninda-tutuklu-muhendisin-oglu-konustu/

Dava hakkında yazdığım bir yazı https://www.gundemarsivi.com/orhan-ayber-suclanmasaydi-6-subat-depreminde-daha-az-kayip-verirdik/

İnşaat mühendisi gözüyle değerli bir yazı https://www.gundemarsivi.com/orhan-ayber-icin-adil-yargilama/

Yazdığım bir yazı https://www.gundemarsivi.com/orhan-ayber/

Yılmaz Dikbaş’ın kalemiyle Orhan Ayber https://www.gundemarsivi.com/orhan-ayber/

Hayati Sarnık’ın Orhan Ayber’in fikirlerini desteklediği yazısı https://www.gundemarsivi.com/orhan-ayberin-yazisindaki-fikirleri-desteklenmeli/