Sayfa Arkadaşlarımla Genel İlişki Durumum
Kuşkusuz sayfa arkadaşlarımın tümüyle birebir tanışmıyoruz… Ama akraba, eş, dost dışındakilerin çoğu ya edebiyatın, sanatın içinde, ya düşün insanı,yaşam savunucusu, doğa sever vb… Doğal olarak yakın ilişkide olduklarım da çoğunlukla böyle.
Bire bir tanıştıklarımız da var içlerinde, söz bölüştüklerimiz, birlikte adil, demokratik, özgürlükçü dünya düşleri kurduğumuz… Sesi geçmişten gelen dostluklar, geleceğe renk bırakmak üzere.
Her nasıl oluyorsa sayfa arkadaşlarımın her gün ne paylaştıklarını her zaman göremiyorum. Bazen incelemek için zaman da olmuyor. Müthiş şeyler kaçırdığımı ise doğum günlerinde sayfalarını incelerken anlıyorum… Şöyle bir yol izliyorum: Doğum günü tebriği yazdıktan sonra o gün kim varsa tek tek sayfasına giriyor, paylaşımlarına bakıyorum, çok yararlandığım paylaşımlar oluyor… Paylaşımın üzerinden üç beş ay geçse de değerini koruyan o kadar çok paylaşıma rastlıyorum ki… Bu bir şiir oluyor, karikatür oluyor, bilim ve ya sanat yazısı oluyor… Ya da güzel bir dünya kurma mücadelesi üzerine… Belgesel nitelikte olanlar da çıkıyor kuşkusuz… Doğa ile ilgili olanlar da… Bu sayede sayfa arkadaşlarımı sanal ortamdan da bir şekilde tanıma şansı bulmuş oluyorum… Arkadaşlık ve dostluk ilişkilerine ivme bile katıyor izlediğim yol.
Bugün sayfa arkadaşlarımdan ama bire bir de dostluğumuz olan, bana Almanya’da göz, kulak, ayak olan, yüküm “şair olsun, yüküm şiir olsun” diyerek benimle olmaktan sıkıntı duymayan Haydar Doğan’a doğum günü tebriği yazdıktan sonra bu konuda bir şeyler yazmaya ihtiyaç duydum.
Şair-yazar dostum Haydar Doğan için de sayfasını incelemeden önce şunları yazarak hem onun doğum gününü kutlamış oldum, hem de Almanya’da bulunan dostlara selam uçurmuş saydım kendimi…
“Yüküm şair olsun
Yüküm şiir olsun”Haydar Doğan
Yüreğinde Anadolu sıcaklığı, yüzünde köy türkülerinin kahkahası, duruşunda yarınlara hazırlık, aklında gelecek güzel günler, belki maviliklere sürülmüş bir motor…
Biliyorum bu betimleme Haydar’ı anlatamaz… Ama onu anlama kapısı olur…
Sevgili dostum Haydar yeni yaşına doğru çiçeklenmiş bugün, dal uzatmış… Gülüşü, suyu kesilmesin hiç… Sözcüklerle arası daim olsun…Yükü şiir olsun yine, yeni öyküler taşısın geleceğe, doğmamış olanlara.
Ben ne yapabilirim peki onu bu yolculuğuna uğurlarken… Çocuk olsaydım yeni yaşından bir uçurtma yapardım, yüreğimin en tenha, en derin yerlerinden topladığım sevgi çiçekleri iliştirirdim kanatlarına ve sonra da havalandırırdım güzelliğe, iyiliğe, dostluğa, sağlığa, sevince.
Hayrettin Geçkin
