Altılı Masanın Cumhurbaşkanı Adayı Kılıçdaroğlu, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü…

Altılı Masanın Cumhurbaşkanı Adayı Kılıçdaroğlu

Ülkemizde yaşadığımız 50 bini aşkın yurttaşımızı kaybettiğimiz büyük deprem felaketini ve acısını hiçbir olayın örtemeyeceğini düşünürdüm. (Bu deprem bir tektonik depremdir ve yaklaşık 7 metrelik bir kayma oluşmuştur.)

Ancak 6 Mart günü altılı masada Sayın Kılıçdaroğlu’nun adaylığı öylesine ön plana çıktı ki hemen hemen tüm televizyonlar ve basın olumlu veya olumsuz bakış açıları ile bu adaylığı tartışmaya başladı.

Ben de bu tartışmalara girmeye başlangıçta tereddüt etsem de görüşlerimi açıklamaya karar verdim.

a) Sayın Kılıçdaroğlu, yaşamımın tam 45 yılını CHP üyesi olarak Manisa’da geçirdim.

b) Oyumu size kullanırken sizi eleştirme hakkımı da kullanacağım.

c) Önce sizin daha önce aday olmadığınız seçimlerde (ekmek için Ekmeleddin adaylığında partililerinize söylemeyi uygun gördüğünüz “sandığa tıpış tıpış gideceksiniz” sözünü bir CHP’li olarak hakaret kabul ettim ve gösterdiğin adaya oy vermedim.

6 Mart günü gayretleriniz ile altılı masayı tekrar oluşturduğunuzda o sizin dışınızdaki ve hepsi farklı ideolojilerdeki ve hepsi sağ görüşlü olan siyasi partiler için övgü dolu sözlerinizi onaylamıyorum.

d) Şimdi yeni aldığınız bu karar sonrası bu partilerin etkisi altında kaldığınız dönemlerde Sayın Akşener ile birlikte Diyanet Akademisini destekleyerek siyasal İslam’ın ve tarikatların önünü açtığınız için herhangi bir pişmanlık duyuyor musunuz?

e) Bir zamanlar yine masadaki sağ görüşlü partilerin etkisi altında kaldığınızda ülkemizde laikliğin tehlikede olduğuna inanmıyorum dediniz… Biz Kuvayı Milliye’den geliyoruz diyerek Atatürk devrimlerinden uzaklaşmış olmanızdan dolayı geri adım atmayı düşünüyor musunuz?

f) Altılı masadaki tüm partiler batı yanlısı; yani tek kutuplu dünyayı mı tercih edeceksiniz? Rusya ve Çin devleti ile ilişkilerin önemini bu adaylığınız döneminde önemsemeyi düşünüyor musunuz?

g) Son olarak dünyamızda çok önemli uluslararası ilişkilere ilgi duyuyor musunuz? Mesela Münih Güvenlik Konferansı gibi veya Hindistan’da yapılan G20 Dışişleri Bakanlığı toplantısına bir kişi gönderebilirdiniz. (ki partinizde benim bildiğim pek çok diplomatik kültürü olan üyeniz var)

Ve… Dört ay sonraki Devlet Başkanları toplantısına TC adına siz katılacaksınız!!!

8 Mart Dünya Kadınlar Günü

Yazıma şöyle başlamak istiyorum;

Büyük önderimiz Mustafa Kemal ATATÜRK “Efendiler, her ulusun kadın kahramanları vardır şüphesiz; ancak benim ülkemin kadınları kadar vatanımızın kurtuluşuna katkıları olan kadın yoktur.” der ve şu ifadeyi kullanır (ki savaş yeni sona ermiştir) “Benim Kemalist devrimim aynı zamanda bir kadın devrimidir!”

Şimdi dünyada başarılarına tanık olduğumuz kadınlarımız ile ilgili arşivimden söz etmeliyim.

Bugün basında çıkan bir bilim kadınımızın haberini okudum, adı Mine Köprülü, dünyanın en saygın okullarından Cambridge üniversitesine kabul edilmiş. Uluslararası başarılı kadınlarımızı ülkemize kazandıralım ve onların araştırmaları için gerekli kaynakları sağlayalım. Bilimde çok parlak bir ülke olabiliriz…

8 Mart Dünya Kadınlar Günü için hangi kadınlarımızı aday gösterirsin dense:

Yer deprem bölgesi; gece yarısından sonra çok şiddetli bir deprem oluyor ilk şaşkınlıkları atlatan kahraman hemşirelerimiz hayatlarını hiçe sayarak yeni doğmuş bebeklerin yataklarını tutuyorlar!!! devrilmesin diye… Bebekleri hastane dışına çıkartıyorlar ve bildiğim kadarıyla o hastane bir süre sonra yıkılıyor. İşte benim kahramanlarım o yürekli hemşireler…

Dünya kadınlar gününde sizlere iki kadından söz edeceğim, ikisi de savaşları durdurmuşlardır.

a) Yer Moskova Kızıl meydan. Rusya lideri Gorbaçov meydanda yürürken biraz ileride korumalarının bir kadınla tartıştığını görüyor ve yetkililerden bilgi alıyor; kendisine kadının onu görmek istediğini ancak çok öfkeli olduğunu söylüyorlar. Biraz sonra kadın Gorbaçov’un karşısındadır ve şöyle seslenir;

“Benim özenle büyüttüğüm oğlum Afganistan savaşında hayatını kaybetti. Bizim koskoca bir ülkemiz var. Ordumuzun orada ne işi var. Lütfen bana izah edin, diğer oğlumu da feda etmeye hazırım.”

Gorbaçov’un tek yanıtı vardır: “Haklısınız…”

SONUÇ: Bir kaç gün içinde Rus orduları savaşı sona erdirirler.

b) Yer Amerika, baba Bush dönemi ABD Vietnam savaşındadır savaş gittikçe uzamıştır ve bir kadın pilot olan oğlunu bu savaşta kaybetmiştir. Bunun üzerine beyaz sarayın tam karşısına çadır kurar ve orada adeta yönetime meydan okur. Önceleri onlarca, daha sonra yüzlerce ve sonraları on binlerce savaş karşıtları toplanır…

ABD; Vietnam savaşından çekilmek zorunda kalır.

Bu konularda örnekler çok. Savaşların acısını kadınlar çeker ve küresel barışı da kadınlar sağlar. Şimdi Rusya / Ukrayna + NATO + bazı AB ülkeleri arasındaki savaşı da o ülkelerin kadın yöneticileri önler diye umut ediyorum.

Orhan Ayber

Not: Bu yazı Sayın Osman Akbaşak Bey’in sayfasından alıntıdır, bilginize. (Gündem Arşivi kurucusu ve editörü Kemalist İlkay)