Trol Yok, İğfal Var!

İnternet’te, sosyal medyada sıkça kullanılan bir sözcük var: Trol.

Bu sözcük Türkçe değil. Bu sözcük İngilizcedir: Troll.

Troll’un iki farklı anlamı var. Birincisi, bir tür balık tutma yöntemi. İkincisi ise olumsuz ve yıkıcı bir tutum benimseyen, hakaret, iftira ya da saldırı içerikli kışkırtıcılık yaparak algı yaratan kişiye takılan isimdir.

Genelde, medyada ve İnternet’te Saray’ın, iktidarın ve AKP’nin tetikçiliğini yapan kişilerdir troller.

Bazı muhalifler, troll sözcüğünü yeteri derecede etkili bulmayıp şu sıfatları da kullanırlar: Zibidi, hıyar, embesil, yavşak, çirkef, ucube, uyuz… Gerçekte trol sözcüğü de takılan diğer sıfatlar da Saray’ın, iktidarın ve AKP’nin tetikçilerini tam olarak tarif etmez! Bu kişileri tanımlayacak en doğru deyim, ‘İğfal Edilenler’dir.

Peki, iğfal edilmek ne demek?

Bu sorunun yanıtını, Büyük Devrimci Mustafa Kemal Atatürk’ten dinleyelim.

Mustafa Kemal Paşa, İstanbul’dadır. Halep’e, Yıldırım Ordusu Komutanlığı’na atanmıştır, yol hazırlıkları yapmaktadır.

Osmanlı ordusunun başına getirilen Alman generallerinden Mareşal Falkenhayn, emir subayları ile Mustafa Kemal Paşa’ya bazı ufacık sandıkları gönderir! Ufacık sandıkların içi altınlarla doludur.

Elbette Mustafa Kemal Paşa bu içi altın dolu sandıkları kabul etmez.

Bu çok ilginç olayı Mustafa Kemal Paşa bizlere bir anısı olarak ayrıntılarıyla anlattıktan sonra, asla unutamayacağımız şu tarihi dersi verir:

“Kolayca tahmin etmek mümkündür ki, Mareşal Falkenhayn beni ve benden başka birçoklarını altın vererek İĞFAL ETMEK yolunda idi.”

Değerli Dostlar,

Artık altın vererek kimse iğfal edilmiyor.

Emperyalist ABD ve AB, içimizdeki işbirlikçilerini Dolar vererek iğfal ediyor, Avro vererek iğfal ediyor.

Emperyalistler bazı yeteneksiz kişileri gazetelerde ‘köşe yazarı’ yaparak iğfal ediyor, bazılarını televizyonda ‘program yapıcı’ düzeyine çıkararak iğfal ediyor, zekâsı kıt, ihtirası çok, kukla olmaya elverişli bazı kişileri milletvekili seçtirerek iğfal ediyor.

Bu tür kişilerin burada adlarını saymayı çok gereksiz görüyorum…

Değerli Dostlar,

İğfal edilenler arasında bir de iyi eğitim görmüş, deneyimli, yetenekli, ‘aydın’ diye bilinen kişiler de bulunmaktadır!

Bu kişiler, iğfal edilmeyi gönüllü olarak kabul etmelerinin gerekçesini şöyle açıklarlar:

“Uygar olabilmemiz için ABD’den, AB’den yana olmamız gerekir!”

Bu tür ‘aydınları’ ABD ve AB çok kolay iğfal etmiştir.

Avrupa Birliği (AB)’nin iğfal ettiği, halkımızın tanıdığı binlerce kişiden bazılarını bilgilerinize sunuyorum:

Can Paker, Prof. Dr. Nur Serter, Halil Berktay, Gülseven Yaşer,  Prof. Dr. Ahmet İnsel, Baskın Oran, Mehmet Ali Birand, Etyen Mahçupyan, Mehmet Altan, Prof. Dr. Ayşe Soysal, Prof. Dr. Necla Arat, Süleyman Çelebi, Ömer Faruk Gergerlioğlu…

Değerli Dostlar,

AB, 2002-2009 sürecinde, hibe vererek 2 BİN 357 kuruluşumuzu iğfal etmiştir. İşte çok kısa özetler:

• AB, toplam 89 MİLYON AVRO vererek 291 belediyeyi iğfal etmiştir.

• AB, toplam 13 MİLYON AVRO vererek 145 vakfı iğfal etmiştir.

• AB, toplam 22 MİLYON AVRO vererek 245 meslek odası, sanayi ve ticaret odasını iğfal etmiştir.

• AB, toplam 23 MİLYON AVRO vererek 341 derneği iğfal etmiştir.

• AB, toplam 48 MİLYON AVRO vererek 654 KOBİ’yi iğfal etmiştir.

• AB, toplam 12 MİLYON AVRO vererek 71 üniversiteyi iğfal etmiştir.

• AB, toplam 9 MİLYON AVRO vererek 95 birliği iğfal etmiştir.

Değerli Dostlar,

Söylemesi de yazması da çok acıdır ancak, AB, Türkiye Cumhuriyeti devletinin bazı bakanlıklarını da hibe vererek iğfal etmiştir! İşte ayrıntılar:

• AB, yaklaşık 2 MİLYON AVRO vererek Adalet Bakanlığı’nı iğfal etmiştir.

• AB, yaklaşık 16 MİLYON AVRO vererek İçişleri Bakanlığı’nı iğfal etmiştir.

• AB, yaklaşık 12 MİLYON AVRO vererek Sanayi ve Ticaret Bakanlığı’nı iğfal etmiştir.

• AB, yaklaşık 32 MİLYON AVRO vererek Dışişleri Bakanlığı’nı iğfal etmiştir.

• AB, yaklaşık 7 MİLYON AVRO vererek Tarım ve Köyişleri Bakanlığı’nı iğfal etmiştir.

• AB, yaklaşık 4 MİLYON AVRO vererek Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nı iğfal etmiştir.

• AB, yaklaşık 13 MİLYON AVRO vererek Sağlık Bakanlığı’nı iğfal etmiştir.

Değerli Dostlar,

Görüyorsunuz, Türkiye’de iğfal edilmemiş devlet ve sivil kurum ve kuruluşu neredeyse hiç kalmamış!

Türk halkı yokluk ve yoksulluk çukuruna nasıl yuvarlandı sanıyorsunuz?

Yılmaz Dikbaş
14 Şubat 2025, Cuma
0532 233 31 52